Sur Disleksi nedi okuma ve yazmayla ilgili olan problemlerin yaşandığı ve bu iki durumun dışında da sosyal yaşamda aktif olamama sorunlarının da olduğu bir öğrenme bozukluğudur. Zekâ düzeyi normal olan veya normalin üzerinde olan, fakat okuma ve yazma becerileri konusunda öğrenmeyi engelleyen özel ve farklı öğrenme güçlüğü olarak da tanımlanabilir. Disleksi problemi okumanın doğruluğu, konuşmanın akıcılık gibi yazmadaki bir takım kabiliyetlerin gelişimini etkileyen ve bunların yanı sıra temelde nörojik gelişim sorundan kaynaklanan bir problem olarak da ifade edilebilir. Disleksiliğin bir hastalık değil bir problem olduğu unutulmamalıdır. Disleksi problemiyle karşı karşıya olan bireler genellikle okudukları harfleri ve bu harflerin seslerini eşleştirmekte güçlük yaşarlar.

Disleksi, herhangi bir zihinsel ilgi ve yetenekte de ortaya çıkar. Örneğin, matematiksel işlemler ve müziksel imgeler gibi farklı alanlardaki sembolik sistemlerin etkilenmesi de söz konusudur. Disleksili bireyler sosyal yaşamlarında yaşadıkları problemler sonucunda isteklendirme eksikliği ve aynı zamanda duyusal sorunlar da yaşayabilirler. Fakat disleksinin etkilerini azaltmak için psikolog, dil ve konuşma terapsisti gibi uzmanların desteği ve özel olarak hazırlanan öğrenme programları ile disleksi sorunları hafifletilebilir ve iyileştirme sağlanabilir. Birçok disleksili bireyin çok farklı kariyerlerde başarılı olmalarını sağlayan özelliklerinden birinin de görsel ve mekânsal algılama yeteneklerine sahip oldukları da unutulmamalıdır.
Sur Disleksi nedi ilk olarak, 3 yaşına kadar olan konuşma ve göz kontağının bilinçli bir şekilde kurulmaya başlandığı dönemde teşhis edilebilir. Bu yüzden de yapılan çalışmalar, genellikle bireylerdeki semptomların kontrolünü sağlamak amaçlanır. Her ne kadar düzenli ve özenli bir şekilde çalışılsa da disleksi sorunu yetişkinlik dönemine kadar devam edebilir. Bazı disleksili bireylerde bu durum okul çağında ya da yetişkinlik dönemine kadar fark edilemeyebilir. Bunun sebebi okuma zorluğunu aşabilen bireylerin özel eğitime gerek duyulmayacak seviyede olan disleksili halidir. Disleksi problemi olan yetişkinlerin birçoğu okuma, yazma güçlüklerinin üzerine gidip, stratejiler geliştirerek uygun ve doğru bir şekilde okuyup yazabilirler. Disleksi olan bireylerde öğrenme zoruluğunun yanı sıra hafıza problemleri de görülür. Bununla birlikte, disleksi olan bireyler kelime dağarcığı akranlarıyla aynı olsa da konuşma konusunda sorun yaşayabilirler.

Sur Disleksi nedi üçe ayrılır. Okumada güçlük yaşayan bireyler için disleksi kelimesi kullanılırken, yazmada yaşanan güçlüğü ifade etmek için de disgrafi kelimesi kullanılır. Disleksi her ne kadar okuma yazma sorunu olarak karşınıza çıksa da matematiksel işlemlerdeki yaşanan güçlükler de görülür. Bu güçlüğe ise diskalkuli denilir. Bu problemler; öğrenme bozuklukları ve hiperaktivite bozukluklarıyla birlikte görülebilir. 

Disleksi birçok nedeni bulunsa da kesin olarak bir şey söylemek maalesef ki mümkün değildir. Çevresel, doğum öncesi ve sonrası sebeplere bağlı olmak üzere birçok sebebi olabildiği uzmanlar tarafından dile getiriliyor. Tüm bu bilgiler ışında Sur disleksi nedi beynin gelişimi ve zihinsel süreçlerin olumsuz etkileri olarak yorumlanabilir. 

Erken tanı anne, babanın ve çocuğun öğretmeninin farkındalığıyla mümkündür. Bu yüzden bebek tüm gelişim aşamalarında gözlemlenmeli ve takip edilmelidir. Disleksi probleminin çözümü için çocuğa uygun olarak hazırlanan özel eğitim programlarına ihtiyaç duyulur. Fakat bu eğitimin yanı sıra sınıf öğretmenin de çocuğa uygun bir şekilde eğitim vermelidir. Çocuğu okul ödevleri için zorlamamalıdır. Oluşan problemleri ailesine, ailesi ise özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde görev alan uzman doktorlar ve terapistlere aktarmalıdır. Bu sayede çocuk gözetim altında tutulurken aynı zamanda da gelişme iyileşme kaydeder. Uygulanan bu eğitimlerle iyilerleme kaydeden çocuk yetişkinlik dönemine geldiğinde aktif bir sosyal yaşama kavuşur.